Bizimle iletişime geçin

GENEL

Asansör Modernizasyonu Tüm Dünyada Yükselişte! İşte Nedeni

Yayınlandı

-

New York, Paris ve Dubai’de, dünyanın en ikonik binalarından bazıları asansör ve yürüyen merdivenlerinde yenileme çalışmaları yapıyor veya yakın zamanda tamamladı. Otis New York’ta, 2021 yılında Empire State Binası’ndaki asansörlerin elden geçirilmesi için 10 yıllık bir projeyi tamamladı. Bu, şirketin 170 yılı aşkın tarihindeki en büyük modernizasyon projelerinden biriydi.


Paris’te Otis, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi Eyfel kulesinin tepesine taşıyan ünlü duolift™ asansörlerini modernize ediyor. Dubai’de ise Otis, dünyanın en yüksek binası olan Burj Khalifa’daki asansör ve yürüyen merdivenleri modernize etmek için yakında çalışmalara başlayacak.


Bu ikonik binalar daha büyük, global bir eğilimin parçasıdır. Şu anda dünyadaki 21 milyon asansörün 7 milyondan fazlası 20 yaşın üzerinde – bina yöneticilerinin modernizasyonu düşünmeye başladığı yaş. Bu sayının önümüzdeki on yıl içinde iki kattan fazla artarak 15 milyon asansöre ulaşması bekleniyor.


Bu durum, bina sahipleri ve tesis yöneticileri için dünyadaki asansör ve yürüyen merdivenlerin halihazırda başlamış olan ve önümüzdeki on yıl boyunca devam edecek olan büyük revizyonunun bir parçası olmak için eşsiz bir fırsat sunuyor.


Buraya Nasıl Geldik: Nüfus Artışı, Kentleşme ve İleri Teknoloji
Nüfus artışı ve hızlı kentleşme kentsel yoğunluğu artırmıştır ve bu eğilimler yakın zamanda durmayacaktır. Birleşmiş Milletler’e göre 1950 yılında yaklaşık üçte bir olan küresel nüfusun yarısından fazlası bugün kentsel alanlarda yaşamaktadır . Bu rakam 2050 yılında dünya nüfusunun yaklaşık üçte ikisine ulaşacak bir yörüngede ilerliyor.


Birçok şehir kentsel yayılma yerine dikey olarak büyüdü. Ve şimdi, son birkaç on yılda binalara monte edilen asansörlerin ve yürüyen merdivenlerin çoğu, yükseltilmeleri gereken noktaya ulaşıyor.


Asansörler için bu faydalı ömür genellikle 20 yıl civarındadır. Bu süre geçtikten sonra, yaşlanan ekipman daha sık ve beklenmedik şekilde kapalı kalır. Yedek parçalar daha az bulunabilir ve bu da kesintilerin süresini uzatabilir. Bakım maliyetlerinin ve zorluklarının modernizasyonu daha ekonomik bir seçim haline getirdiği noktaya ulaşılabilir.


Aynı zamanda, yapay zeka, tahmine dayalı analitik, Nesnelerin İnterneti ve dokunmatik ekran arayüzleri de dahil olmak üzere güvenlik standartları ve teknolojideki ilerlemeler, yeni asansörlerin performansını artırmakta ve yolcular ve tesis yöneticileri için farklı beklentiler yaratmaktadır.


Bina sahipleri ve yöneticileri de ister konut ister ticari isterse diğer pazarlarda olsun, binalarının güncel görünmesini sağlamak ve cazibesini artırmak için asansör armatürleri, kabin malzemeleri, aydınlatma ve tasarımlar gibi daha yeni estetik bileşenlere yöneliyor.
Otis Avrupa, Orta Doğu ve Afrika modernizasyon lideri meslektaşım Tobias Stelzer, bu trendlerin müşteri tercihlerini nasıl etkilediğini her gün görüyor.


Stelzer, “Modernizasyon tamamen müşteriyle ilgili” diyor. “En iyi hizmeti, ürünü ve proje uygulamasını sunma konusunda uzmanlığımıza ve desteğimize güveniyorlar. Ekip olarak en iyi uygulamaları burada uyguluyor ve müşteri deneyimini sürekli olarak iyileştirebiliyoruz.”

Asansör Modernizasyonu Nedir?
Basitçe ifade etmek gerekirse, “modernizasyon” asansör veya yürüyen merdiveni önemli ölçüde geliştiren bir iyileştirme için kullanılan sektör terimidir. Modernizasyon, performansı ve güvenilirliği artırır, sürdürülebilirliği güçlendirir ve yolcu deneyimini iyileştirmek için en son teknoloji ve güvenlik özelliklerini kurma fırsatı sağlar.


Asansör modernizasyon projeleri binadan binaya değişiklik gösterir. Özünde her modernizasyon, sistemin en son güvenlik standartlarına ve yönetmeliklerine uygun hale getirilmesini ve kontrolörün veya asansörün “beyninin” en son teknolojiye yükseltilmesini içerir.


Modernizasyon projeleri genellikle asansör kabini estetiğinin de iyileştirilmesini içerir. Motor gibi diğer bileşenlerin değiştirilip değiştirilmeyeceği ekipmanın durumuna ve binanın ihtiyaçlarına bağlıdır.


Küresel deneyimimiz ve bugüne kadar tamamlanan on binlerce asansör modernizasyonu ile Otis, iki yol gösterici ilkeyi takip etmektedir:
⦁ İyi çalışır durumda oldukları sürece kılavuz rayları ve diğer mevcut altyapı ekipmanlarını değiştirmez. Bu, toplam maliyeti azaltır ve tamamen değiştirmeye kıyasla çevresel ayak izini optimize eder.
⦁ Modernizasyon sırasında binada bulunan bina sakinlerine verilen rahatsızlığı en aza indirecek iş planını hazırlar.


Çevresel Faydalar
Asansör modernizasyonu çevre açısından önemli faydalar sağlayabilir. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri’nde hidrolik piston kullanarak çalışan hidrolik asansörlerin yoğun olduğunu görüyoruz. Bu asansörler ülkenin dört bir yanındaki alçak binalarda bulunuyor ve enerji maliyetlerini önemli ölçüde azaltarak halat veya kayış kullanan daha verimli bir asansör sistemine geçmek için en büyük fırsatı sunuyor.


“Hidrolik asansörler çoğunlukla oteller, okullar ve tıbbi ofisler gibi binalarda bulunur. Bu bizim için büyük bir odak alanı” diyor Otis Americas modernizasyon lideri Crawford Green. “En büyük fırsatlara sahip pazarlar söz konusu olduğunda, insanların aklına genellikle büyük metropol kentler geliyor. Ancak modernizasyon için en fazla fırsata sahip olduğumuz yerler Grand Rapids, Michigan ve Fargo, Kuzey Dakota gibi şehirler ya da benzer büyüklük ve nüfus yoğunluğuna sahip diğer şehirler.”


Proaktif Bir Yaklaşım
Planlı modernizasyon çalışmalarını yönetmek, eskiyen ekipmanlardan kaynaklanan beklenmedik aksaklıkları yönetmekten daha kolaydır. Sermaye planlarına ve uzun vadeli gayrimenkul yatırım stratejisine dahil edilebilir ve hem bina operasyonlarına hem de yolculara fayda sağlar.


Bu nedenle asansör ve yürüyen merdiven şirketlerinin modernizasyon konusunda proaktif bir yaklaşım benimsemeleri gerektiğine inanıyoruz. Bu, bütçe planlaması ve potansiyel maliyetler konusunda tesis yöneticileriyle şeffaf olmayı, bakım ve onarım verilerini kolayca erişilebilir hale getirmeyi içerir. Bu, tesis yöneticilerinin beklenmedik ancak gerekli iyileştirmeler veya eski bir asansör sistemi için bulunması zor, eski bir yedek parça nedeniyle uzun süreli bir kapanma ile şaşırmamasını ve gelecekteki bir modernizasyon için plan yapmalarını destekleyecektir.


Dünyadaki mevcut asansör ve yürüyen merdivenlerin giderek artan bir kısmı modernizasyonun gerekli olduğu bir yaşa ulaşırken, en son teknolojiyi paylaşma fırsatı bizi heyecanlandırıyor. Bu, bina sahipleri, tesis yöneticileri ve yolcular için geliştirilmiş güvenlik, güvenilirlik ve sürdürülebilirlik faydaları ile herhangi bir binadaki deneyimi anında yükselten bir yatırımdır.
Otis’in Modernizasyon tekliflerinin günümüz binalarına nasıl yeni teknolojiler getirdiği hakkında daha fazla bilgiyi bulabilirsiniz: https://www.otis.com/en/us/products-services/modernization-upgrades/modernization.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

Yalıtım, iç ortamda oluşan nem ve rutubet risklerini minimuma indiriyor

Yayınlandı

-

Günümüzde birçok ev sahibi ve kiracı, evlerindeki rutubet sorunuyla mücadele ediyor. Rutubet, sadece duvarlarda kötü görüntülere ve kötü kokuya neden olmuyor; aynı zamanda insan sağlığı üzerinde ciddi etkiler yaratıyor. Bu sorunla başa çıkmanın en etkili yollarından biri ise doğru yalıtım uygulamalarından geçiyor.

Yetersiz havalandırma, su sızıntıları, yüksek nem oranı ve dış cephe yalıtım eksikliği gibi nedenlerle ortaya çıkan rutubet; uzun vadede küf ve mantar oluşumuna yol açarak solunum yolları hastalıkları, astım ve alerji gibi sağlık sorunlarına sebep olabiliyor. Ayrıca, cilt problemlerine ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabiliyor. Özellikle yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalar için sağlığa olumsuz etkileri daha belirgin görülüyor. Doğru yalıtım uygulamaları ise rutubeti önlemede kilit bir rol oynuyor. Isı yalıtımı, binaların iç sıcaklığını koruyarak yoğuşmayı önlüyor ve nem dengesini sağlıyor. Dış cephe mantolama, su yalıtımı ve çift cam sistemleri gibi çözümler, evlerin nemden korunmasına yardımcı oluyor.

Doğru ısı yalıtımıyla rutubetin önlenebileceğini söyleyen ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, “Nemli ortamlar, küf ve mantar oluşumunu destekler. Isı yalıtımı ise duvarlarda yoğuşmayı engelleyerek küf ve mantar oluşumunun önüne geçer. Böylece, solunum problemlerine neden olabilecek zararlı partiküllerin oluşumu engellenir. Isı yalıtımı sayesinde hem evinizdeki konforu artırabilir hem de daha sağlıklı bir yaşam alanı oluşturabilirsiniz” diyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Creavit Türkiye, Responsible® Programına Kabul Edildi! 

Yayınlandı

-

Creavit Türkiye, Ticaret Bakanlığı’nın 30 Temmuz’da duyurduğu Responsible®-Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Destek Programı’na kabul edilerek sürdürülebilirlik yolunda önemli bir adım attı.

Creavit, sürdürülebilirlik vizyonunu daha da ileriye taşımaya olanak verecek önemli bir dönüm noktasını paylaşmaktan gurur duyuyor. Firma, Ticaret Bakanlığı’nın 30 Temmuz’da duyurduğu Responsible® – Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Destek Programı’na kabul edilerek sürdürülebilirlik hedeflerine bir adım daha yaklaştı. Creavit, danışman firması KPMG ile birlikte programın ilk toplantısını gerçekleştirerek bu önemli sürecin başlangıcını yaptı. Responsible® Programı kapsamında, “Mevcut Durum Analizi ve Sürdürülebilirlik Yol Haritası” çalışmalarına başlandı ve sürdürülebilir üretim hedeflerine bir adım daha yaklaşıldı. Bu sürecin, Creavit ve Creavit Ar-Ge Merkezi’nin Avrupa Yeşil Mutabakatı hedeflerine ulaşmasında büyük katkı sağlaması bekleniyor.

Creavit Genel Müdürü Ahmet Sağlam konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Creavit olarak 2050 yılına kadar net sıfıra ulaşmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda, 2030’a kadar karbon emisyonlarımızı %50 azaltmayı planlıyoruz. Yenilenebilir enerji kullanımı, enerji verimliliği yatırımları ve döngüsel ekonomi uygulamalarımız bu hedefin temel taşlarını oluşturuyor” dedi.

Sürdürülebilirliği, ekolojik ve ekonomik açıdan bütüncül bir yaklaşımla ele alan Creavit üretim süreçlerinde yenilenebilir enerji kullanıyor, su ve enerji tasarrufu sağlayan sistemler geliştiriyor. Aynı zamanda, karbon ve su ayak izini minimize etmek için ileri dönüşüm teknikleri uyguluyor. Üretimde sıfır atık hedefiyle ilerleyerek atık çamur, sır ve kırık seramikleri tekrar üretim sürecine dahil eden firma, güneş enerjisi santralinde yıllık 4 milyon kWh yeşil enerji üretiyor, atık ısı geri kazanım sistemleriyle enerji kayıplarını önlüyor.

“Üretim tesislerimizde uluslararası yenilenebilir enerji sertifikaları ile tükettiğimiz elektriğin karbon emisyonunu sıfırlıyoruz. Mevcut güneş enerji sistemimizle 1476 haneye yetecek kadar elektrik üretirken, karbon salınımını yıllık 2.104.900 kg azaltıyoruz. Ayrıca, atık ısı geri kazanım sistemlerimizle yılda 1,5 milyon kg karbon salınımını önlüyoruz” diyen Ahmet Sağlam, Creavit olarak üretimde sıfır atık hedefiyle ilerlediklerini şu sözlerle dile getiriyor: “Arıtma çamuru ve atık sır gibi malzemeleri yeniden kullanarak yılda 250 ton malzemeyi geri kazandırıyoruz. Seramik kırıklarını üretimde tekrar değerlendirerek hammadde israfını önlüyoruz. Su geri kazanımı sayesinde de günlük 350 ton temiz deşarj suyunu üretim ve temizlik faaliyetlerinde kullanmayı hedefliyoruz. Üretim sahamızda bulunan hayvan rehabilitasyon merkezi ile doğaya ve canlılara olan sorumluluğumuzu da yerine getiriyoruz.”

2025 itibarıyla enerji ihtiyacının %50’sini yenilenebilir kaynaklardan karşılamayı ve karbon emisyonunu minimize etmeyi planlayan Creavit, kolay temizlenebilir yüzeye sahip ürünler geliştirerek su ve kimyasal kullanımını azaltmaya, Ultra Clean Hijyen sır ile hijyen standartlarını en üst seviyeye çıkartmaya, biyoçeşitliliğe katkıda bulunmak amacıyla üretim sahasında çevresel projeler yürütmeye devam ediyor. Creavit Türkiye, çevre dostu üretim yöntemleri ve sürdürülebilirlik anlayışıyla geleceğe daha yeşil adımlar atıyor.

Okumaya Devam Et

GENEL

Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri, “Değişimin Yüzü Sensin” mottosuyla iş ortaklarıyla buluştu

Yayınlandı

-

Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri, iş ortaklarıyla olan bağlarını pekiştirmek ve gelecek stratejilerini paylaşmak amacıyla Kıbrıs’ta özel bir toplantı düzenledi. Mitsubishi Electric Türkiye yöneticileri ve 200’ü aşkın iş ortağının katıldığı toplantıda, mevcut faaliyetlerin değerlendirilmesi yapılırken, dijitalleşme ve müşteri deneyimi odaklı dönüşüm vizyonuna dair önemli bilgiler paylaşıldı. Toplantının ana teması, Mitsubishi Electric Türkiye’nin dijitalleşme ve müşteri deneyimi odaklı dönüşüm vizyonunu yansıtan “Değişimin Yüzü Sensin” mottosu oldu.

Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri’nin iş ortaklarına yönelik düzenlendiği toplantı, Türkiye’nin çeşitli bölgelerindeki 200’ü aşkın iş ortağınınkatılımıyla Kıbrıs’ta gerçekleşti. İki gün süren etkinlikte, şirketin iklimlendirme sektöründeki güncel konumuna, sürdürülebilirlik yaklaşımına, teknolojik yeniliklerine ve 2025 yılı hedeflerine dair detaylı sunumlar gerçekleştirildi. Etkinliğe Mitsubishi Electric Türkiye Başkanı Şevket Saraçoğlu ve Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri Genel Müdürü Zeki Kalaycılar da katılım sağladı.

Toplantının ana teması, Mitsubishi Electric Türkiye’nin dijitalleşme ve müşteri deneyimi odaklı dönüşüm vizyonunu yansıtan “Değişimin Yüzü Sensin” mottosu oldu. Bu mottoyla şirket, iş ortaklarını sürecin bir parçası olmanın yanı sıra değişimin öncüsü olarak konumlandırıyor.

Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri, farklı bölgelerde düzenlediği iletişim toplantılarında, iş ortaklarından gelen geri bildirim ve önerileri değerlendirerek çeşitli aksiyonlar aldı. Kıbrıs’ta yoğun katılımla gerçekleşen ve önümüzdeki döneme dair stratejik planların paylaşıldığı toplantıda, Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri’nin birlik ve beraberlik içinde hareket ettiği, müşteri odaklı yaklaşımıyla iş ortaklarının ihtiyaç ve beklentilerini karşılamayı hedeflediği vurgulandı.

“Müşteri deneyimini en üst seviyeye taşımak için iş süreçlerini yalınlaştıracak ve hız kazandıracak dijital çözümlere odaklanıyoruz”

Toplantının açılış konuşmasını yapan Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri Genel Müdürü Zeki Kalaycılar, 2025 yılına yönelik sektör öngörülerine dikkat çekerek iş ortaklarıyla paylaştığı “Şeffaflık”, “Güvenilirlik”, “Dijitalleşme ve Verimlilik”, “Müşteri Odaklılık” ve “Sahadaki Ayak İzini Artırmak” gibi temel ilkeler doğrultusunda, karşılıklı güvene dayalı, interaktif ve güçlü bir iş birliği ortamı oluşturmaya devam ettiklerini ifade etti.

Zeki Kalaycılar, “Değişimin ancak sahadaki güçlü paydaşlarımızla mümkün olacağına inanıyoruz. Değerli iş ortaklarımızı bu dönüşüm yolculuğunun en önemli temsilcileri olarak konumlandırıyoruz. Toplantımızın mottosu olan “Değişimin Yüzü Sensin” ifadesi de bu yaklaşımımızın altını çiziyor” dedi.

Kalaycılar, tüm paydaşlar nezdinde temel önceliklerinin, müşteri deneyimini en üst seviyeye taşımak olduğuna vurgu yaparak, “İş süreçlerimizi yalınlaştıracak ve hız kazandıracak dijital çözümlere odaklanıyoruz. Dijitalleşme yaklaşımımızı desteklemek amacıyla bu yıl, gelişmiş teknolojilerle donatılmış yeni çağrı merkezi sistemine geçerek iletişim kanalımızı güçlendiren önemli bir adım daha attık. Ayrıca müşterilerimiz ve iş ortaklarımız için birçok avantaj sunacak olan Sadakat Kulübü’nü bu yıl devreye almak üzere çalışmalarımıza başladık. Bunun gibi süreçlerimizi iyileştirecek çok yönlü aksiyonlarla, değişime öncülük eden değerli iş ortaklarımızla bağımızı daha da güçlendirmeyi ve uzun vadeli iş birlikleri kurmayı hedefliyoruz. Müşteri memnuniyeti ve sürdürülebilir büyümeyi odağa alarak, iklimlendirme sektöründeki güçlü konumumuzu hep birlikte daha da ileri taşımayı amaçlıyoruz” dedi.

Okumaya Devam Et

Trendler