Bizimle iletişime geçin

GENEL

Hibrit Yapı Sistemleri: Çelik ve Betonun Mükemmel Uyumu

Yayınlandı

-

İnşaat sektöründe modern teknolojiler ve yenilikçi tasarımlar, yapıların daha güçlü, dayanıklı ve ekonomik hale gelmesini sağlamaktadır. Bu süreçte, hibrit yapı sistemleri öne çıkmaktadır. Hibrit sistemler, çelik ve beton gibi farklı malzemelerin avantajlarını bir araya getirerek yapı tasarımlarında esneklik ve performans artışı sunmaktadır. Bu makalede, hibrit yapı sistemlerinin ne olduğunu, avantajlarını ve kullanım alanlarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.


1. Hibrit Yapı Sistemleri Nedir?

Hibrit yapı sistemleri, bir yapının inşasında iki veya daha fazla farklı malzemenin birlikte kullanıldığı bir tasarım yaklaşımıdır. Çelik ve beton, hibrit yapılarda en yaygın kullanılan malzemelerdir. Bu sistemler, her malzemenin güçlü yönlerinden faydalanarak hem yapısal dayanıklılığı artırır hem de maliyet etkin çözümler sunar.

  • Çelik: Esnekliği, hafifliği ve yüksek çekme dayanımı ile öne çıkar. Deprem gibi dinamik yüklere karşı büyük bir direnç sağlar.
  • Beton: Basınca dayanıklı, uzun ömürlü ve ekonomik bir malzemedir. Yangına karşı dayanıklılığı da önemli bir avantajdır.

Bu iki malzemenin bir araya getirilmesi, hem statik hem de estetik açıdan üstün özelliklere sahip yapıların ortaya çıkmasını sağlar.


2. Hibrit Yapı Sistemlerinin Avantajları

Hibrit yapı sistemlerinin popülaritesinin artmasının başlıca nedenleri sunduğu avantajlardır:

2.1 Dayanıklılık ve Güvenlik

Çelik ve betonun birlikte kullanımı, yapıların hem basınç hem de çekme kuvvetlerine karşı dayanıklılığını artırır. Bu, özellikle deprem bölgelerinde daha güvenli yapıların inşa edilmesine olanak tanır.

2.2 Esneklik ve Tasarım Özgürlüğü

Çeliğin esnekliği, büyük açıklıkların ve karmaşık tasarımların uygulanmasını kolaylaştırır. Beton ise yapıların stabilitesini artırarak bu tasarımların sağlam bir şekilde uygulanmasını sağlar.

2.3 Maliyet Etkinliği

Çelik ve betonun doğru oranlarda kullanımı, gereksiz malzeme israfını önler ve proje maliyetlerini optimize eder. Ayrıca, inşaat sürelerinin kısalması da maliyet avantajı sağlar.

2.4 Hızlı İnşaat Süreçleri

Prefabrik çelik elemanlar ve betonarme paneller, şantiyede harcanan zamanı önemli ölçüde azaltır. Bu da büyük projelerin kısa sürede tamamlanmasını sağlar.

2.5 Çevresel Sürdürülebilirlik

Hibrit sistemler, geri dönüştürülebilir çelik malzemeler ve çevre dostu beton karışımları kullanılarak çevresel etkilerin azaltılmasına katkı sağlar.


3. Hibrit Yapı Sistemlerinin Kullanım Alanları

Hibrit sistemler, farklı yapı türlerinde geniş bir kullanım alanına sahiptir. İşte bu sistemlerin öne çıktığı bazı alanlar:

  • Yüksek Katlı Binalar: Çelik ve betonun birlikte kullanılması, yüksek binalarda hem ağırlık kontrolü hem de dayanıklılık sağlar.
  • Köprüler ve Viyadükler: Dinamik yüklere maruz kalan bu tür yapılarda hibrit sistemler, uzun ömürlü ve güçlü bir çözüm sunar.
  • Endüstriyel Yapılar: Depolama alanları, fabrikalar ve lojistik merkezleri gibi büyük açıklıklara ihtiyaç duyan yapılarda ideal bir seçenektir.
  • Stadyumlar ve Arenalar: Geniş açıklıklar ve estetik tasarımlar için çelik ve betonun hibrit kullanımı oldukça yaygındır.

4. Hibrit Sistemlere Güncel Örnekler

Hibrit yapı sistemlerinin başarıyla kullanıldığı projelerden bazıları şunlardır:

  • Burj Khalifa (Dubai): Dünyanın en yüksek binası olan Burj Khalifa, hibrit yapı sistemlerinin bir şaheseridir. Çelik ve betonun uyumu sayesinde hem hafif hem de dayanıklı bir yapı elde edilmiştir.
  • Millau Viyadüğü (Fransa): Dünyanın en yüksek köprülerinden biri olan bu yapı, çelik ve betonun kombine edilmesiyle inşa edilmiştir.
  • 30 St Mary Axe (Londra): Gherkin olarak bilinen bu bina, estetik tasarımı ve hibrit sistemi sayesinde hem sağlam hem de görsel olarak etkileyicidir.

5. Hibrit Yapı Sistemlerinin Geleceği

Hibrit yapı sistemleri, gelecekte inşaat sektöründe daha yaygın bir şekilde kullanılacaktır. Özellikle şu alanlarda yenilikler öngörülmektedir:

  • Gelişmiş Malzeme Karışımları: Daha hafif ve dayanıklı beton türleri ile yüksek performanslı çelik malzemelerin kullanımı artacaktır.
  • Prefabrikasyon Teknolojileri: Hibrit sistemlere uygun prefabrik elemanlar sayesinde inşaat süreçleri daha da hızlanacaktır.
  • Yapay Zeka ve Robotik Teknolojiler: Yapı tasarımı ve üretim süreçlerinde yapay zeka destekli analizler, hibrit sistemlerin daha etkili kullanılmasını sağlayacaktır.

Okumaya Devam Et
Yorum Yapmak İçin Tıkla

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GENEL

ÇUHADAROĞLU ALÜMİNYUM YANGINA DAYANLIKLI KAPI VE PENCERELER ÜRETİYOR

Yayınlandı

-

YANGINA DAYANIKLI YAPI MALZEMELERİ HAYAT KURTARIYOR

Metal ve alüminyum sektöründe 70 yıldır faaliyet gösteren Çuhadaroğlu Alüminyum, 20 yıldır ise yangına dayanıklı yapı malzemeleri üreterek hem yurt içi hem yurt dışında birçok binanın güvenliğine büyük katkı sağlıyor. 

70 yıldır metal sanayi ve alüminyum doğrama sektörünün öncü şirketlerinden olan Çuhadaroğlu Alüminyum, 2006 yılından itibaren ise yangına dayanıklı kapı ve pencere gibi yapı malzemeleri üretiyor. Bolu otel yangını faciasından sonra önemi bir kez daha anlaşılan yangına dayanıklı malzemeler, birçok canın kurtulmasında kritik rol oynuyor. 


 Çuhadaroğlu, yıllardır üretip yurt içine ve yurt dışına teslim ettiği yangına dayanıklı olarak üretilen malzemelerin olası durumlarda insanlar için ne kadar önemli olduğunu anlattığı bir test gerçekleştirdi. Testte, yangına dayanıklı olarak üretilen kapıların maksimum 90 dakika yangına dayanacak şekilde tasarlandığı vurgulandı. Yangına dayanıklı seviyeli kapıların yine yönetmeliğe göre duman sızdırmazlık ve dayanıklılık süresinin de arttırılarak üretildiği öğrenildi.


 Çuhadaroğlu Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Çuhadaroğlu, yangına dayanıklı kapıların öneminden bahsederek, “Yangına dayanıklı kapı pencere konusunda 20 sene önce kendi AR-GE’miz ile yüzde yüz yerli bir kapı sistemi yaptık. Bu arkamızda gördüğünüz kapı sistemi 90 dakikaya kadar yangına dayanıklı ve 90 dakika boyunca bu kapı yıkılmıyor dağılmıyor. Bu şekilde de hiçbir duman alev ısı geçirmiyor. Yangının yayılmasını önlüyor. Üstelik bu kapı modern görünümlü ve transparan bir kapı. Bu kapı ayrıca transparan olduğu için öteki tarafta da ne olduğunu görmüş oluyorsunuz. Çelik kapılarda pencere olmadığı için dışarıda ne olduğunu bilmiyorsunuz. Elleyemiyorsunuz eliniz yanıyor. Normalde şartnamelerde bu bina işletmesinin sahibinin talep ettiği şartlara göre biz sipariş üzerine üretim yapıyoruz. Bina tipine ve içerisinde yaşayan insan sayısına göre bu gruplandırılmış. 30 dakikaya dayanıklı kapı da var, 60 dakikaya dayanıklı kapı da var 90 dakikaya dayanıklı kapı da var. Bu tabii doğru malzemeyi doğru yerde kullanmakla ilgili bir şeydir. Bir bina 20 kişiliktir ona 30 dakika yetebilir. Bir otelde bin kişi 2 bin kişi varsa en az 90 dakika olması gerekiyor” diye konuştu. 

Çuhadaroğlu sözlerine şöyle devam etti: “20 yıl boyunca hem kurşuna hem bombaya, terör saldırılarına karşı sistemler de geliştirdik. Hem yurt içinde hem yurt dışında pazarlayıp satışını yapmaktayız. Her bina terör saldırısına maruz kalmayabilir ama her bina yanabilir. O yüzden yangının ne zaman ne şekilde geleceğini bilmiyoruz. Eğer önlemini almazsak geçtiğimiz günlerdeki gibi bir facia yaşanabilir. Bunun önlenebilmesi gerekir. Biz önleyici tüm tedbirleri kendi adımıza kendi sistemlerimizle geliştirdik. Türkiye genelinde önemli kurum ve kuruluşların, otellerin, ofis binalarının bu şekilde bu sistemlerle korunması gerektiğini kendimize görev bilerek sizlerle paylaşmak istiyoruz. Türkiye’deki bu pazar hakkında herkes daha da bilinçlenmeli hem yatırımcılar hem kurum, firma otel sahipleri hem de müşteri olan bizler; o binada çalışan, o otelde kalan insanlarla olarak. İnsan değeri paha biçilmezdir. İnsan değerini çok daha üst seviyelere getirmemiz gerekiyor. Biz bunun için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.”

Okumaya Devam Et

GENEL

Vaillant Sahte Servislere Karşı Uyarıyor “Kombi tamir ve bakım hizmeti sadece yetkili servislerden alınmalı”

Yayınlandı

-

Vaillant, kombi tamir ve bakım hizmetlerinin, yetkili servislerden alınmasının hayati önem taşıdığını vurguluyor. Vaillant Türkiye Genel Müdürü Alper Avdel, “Kombisinin kullanım süresini uzatmak isteyen tüketiciler her yıl düzenli olarak bakım yaptırmalı ve bu hizmeti mutlaka yetkili servislerden almalı. Son yıllarda ortaya çıkan sahte servisler pek çok tüketiciyi mağdur ediyor” dedi.

Kış aylarını rahat ve güvenle geçirmek için kombi bakımlarının yaptırılması ve bu hizmetin mutlaka yetkili servislerden alınması hayati önem taşıyor.İklimlendirme sektörünün önde gelen markalarından Vaillant, bakım hizmetlerinin sadece yetkili servisler tarafından yapılması gerektiğini vurgulayarak tüketicileri sahte servislere karşı uyarıyor. Konu ile ilgili bilgi veren Vaillant Türkiye Genel Müdürü Alper Avdel “Doğal gaz kullanıcılarının, her yıl düzenli olarak bakımları yaptırmaları gerekiyor. Bu hizmeti, sürekli güncel eğitimler alan teknikerlere sahip,  markanın kendi yetkili servislerinden almaları önemli” dedi.

Alper Avdel, kombisini uzun yıllar güvenli, verimli ve tasarruflu bir şekilde kullanmak amacıyla bakım yaptıran tüketicilerin kombisinin kullanım süresini uzatmak, tasarruf sağlamak ve uzun yıllar aynı kombiyi verimli bir şekilde kullanmak isteyen tüketicilerin, bakıma gelen kişilerin mesleki yeterlilik belgelerini ve servis formlarındaki iletişim ve adres bilgilerini kontrol etmelerinin yanı sıra, aldıkları hizmet karşılığı fatura talep etmeleri gerektiğini vurguladı. Avdel, “Kombi sahipleri, kullandıkları markanın çağrı merkezi numarasını www.servis.gov.tr web sitesinden teyit ederek randevu almalı. Çünkü son yıllarda ortaya çıkan sahte servisler, kurdukları sistem ve sağladıkları algı operasyonu ile pek çok tüketiciyi mağdur ediyor” diye konuştu.

Yanlış uygulamalar can güvenliğini riske atıyor

Bu servislerin çoğunun mobil olduğuna, belli bir adresleri ya da vergi kayıtlarının bulunmadığına dikkat çeken Alper Avdel sözlerine şöyle devam etti.  “Herhangi bir mağduriyet durumunda tüketici mahkemelerine başvurulmasına karşın olumlu sonuçlar alınamadığını gözlemliyoruz. Kombi bakımını, internet üzerinden bulduğu servisler aracılığıyla yaptırmak isteyen çok fazla tüketici bulunuyor. Özellikle internette, ücretli reklam vererek, üst sırada çıkan numaraların sahte servis olma olasılıkları çok yüksek. Bunun yanı sıra bu kişilerin geniş bir çağrı merkezi ağı var. Tüketicilerle iletişime geçerek, kendilerini yetkili servis olarak tanıtıyorlar, daha uygun fiyat teklifi vererek tüketici kararını etkiliyorlar. Düşük maliyetle bakım yaptırmak isteyen tüketiciler, sonrasında çok daha fazla masrafa girmek zorunda kalabiliyor. Ayrıca yanlış uygulamalar nedeniyle baca sorunları, gaz kaçakları gibi arızalar sonucunda can güvenliğini riske atacak ciddi durumlar da oluşabiliyor.”

“Satış Sonrası Hizmetler”de fark yaratıyor

Vaillant, son teknoloji ile geliştirdiği yenilikçi ürünlerinin yanı sıra “müşteri deneyimine” yatırım yapmaya devam ediyor. Müşteri memnuniyetinde mükemmelliği hedefleyen Vaillant Türkiye, “Satış Sonrası Hizmetler”de de fark yaratıyor. Vaillant, çağrı merkezine gelen 100 aramadan 70’ini telefonda çözme oranına sahip. 7/24 hizmet veren mobil servis araçları ve Vaillant bordrosunda yer alan uzman teknik birimi ile “her an” hizmete öncelik veren Vaillant, teknolojinin sunduğu avantajları doğru kullanıp müşteri deneyimini daha ileriye götürebileceği çalışmalara odaklanıyor. Ayrıca Vaillant’ın “Self Servis Uygulaması” ile sözleşme satın alınabiliyor, bakım ve servis talebi oluşturulabiliyor. Uygulama ile tüketiciler cihazlarının; model, seri numarası, adres bilgileri, cihaza ait sözleşme ve garanti başlangıç-bitiş tarihleri, bakım hakkı gibi bilgilerini kontrol edebiliyor. Uygulama, geçmiş arıza servis kayıtları ve tarihlerine ulaşma, ek garanti, bakım satın alma imkânı da sağlıyor. 

Okumaya Devam Et

GENEL

Sen Grup ve Lumia Foundation’dan Türkiye’ye doğrudan yatırım için dev iş birliği!

Yayınlandı

-

Gayrimenkul vizyonunu teknoloji, sürdürülebilirlik ve verimli yaşam alanları üzerine inşa eden Sen Grup, dünyanın önde gelen RWA ekosistemlerinden Lumia Foundation ile 1 milyar dolar değerinde iş birliği anlaşması imzaladı.

Ağırlıklı olarak gayrimenkul projeleri geliştiren Sen Grup, Türkiye’ye doğrudan yatırımı artırmak için dev bir iş birliğine imza attı. Gerçek Dünya Varlıklarını (RWA) Web3 teknolojisiyle birleştirerek kapsamlı bir ekosistem geliştiren Lumia Foundation, Türkiye’nin önemli gayrimenkul şirketlerinden Sen Grup’a 1 milyar dolar değerinde yatırım gerçekleştirecek. Lumia Foundation, RWA (real world asset) tokenizasyon yani fiziksel varlıkların dijitalleştirilmesi ve blockchain üzerinde tokenize edilmesi alanındaki faaliyetleriyle ön plana çıkıyor. İnovasyon temelli geleneksel finans ile blok zinciri teknolojisi arasında köprü kurma misyonu edinen Lumia Foundation ile Sen Grup arasında stratejik anlaşma hem sektör hem de şirket için kilometre taşı olacak.

Bu iş birliğinin Türkiye için bir dönüm noktası olabileceğine işaret eden Sen Grup Yönetim Kurulu Başkanı Furkan Karasaç, “RWA’nın öncülerinden Lumia Foundation ile önemli bir iş birliğine imza atıyoruz. Türkiye’deki regülasyonlar izin verdiğinde gayrimenkulde tokenizasyon yapacak şekilde yapılanmamızı ve iş birliğimizi oluşturduk. Sen Grup olarak inovasyon, teknoloji ve sürdürülebilirlik üzerine kurguladığımız “Her şey Sen’le güzel” vizyonumuzu bu iş birliği ile daha da geliştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Lumia Foundation hem ülkemizin hem de Sen Grup’un potansiyelini görerek 1 milyar doları kapsayan bir yatırım gerçekleştirdi. Regülasyonlar izin verdiğinde bu yatırımı harekete geçirmeyi gayrimenkul tokenizasyonu çerçevesinde değerlendirmeyi planlıyoruz. Bu iş birliğinin hem ülkemizin ekonomisine hem de sektöre yeni bir nefes olacağına inancımız tam” değerlendirmesini yaptı.

İş birliği anlaşması imzalanmasının ardından Dünya Ekonomik Forumu’nun Davos Zirvesi’nde açıklama yapan Lumia Foundation Kurucu Ortağı Kal Ali, “Bu ortaklık, son teknoloji ile gerçek dünya uygulamalarının mükemmel sinerjisini temsil ediyor. Türkiye, inovasyonda yeni standartlar belirleme konusunda muazzam bir potansiyele sahip. Bu dönüşüm yolculuğunun bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz” dedi.

İlk proje, ‘Lumia Towers By Sen’ olacak

Özellikle İstanbul ve çevresinde önemli projeler geliştirmeyi sürdüren Sen Grup, Lumia Foundation ile gerçekleştirdiği iş birliği çerçevesindeki ilk projesini de duyurdu. Lumia Towers By Sen, İstanbul Hadımköy lokasyonunda kaliteli, verimli ve prestijli yaşamın ön plana çıktığı bir proje olacak. 

İş birliği kapsamında projenin isim haklarını alan Lumia Foundation, Sen Grup’a yaptığı bu yatırımla gayrimenkulde önemli bir potansiyeli de canlandırmayı hedefliyor. Yatırımın odağı ve ileri teknoloji kullanımını gayrimenkul sektörüne entegre etmeyi hedefleyen Sen Grup, geliştirdiği projeleri dijital dönüşüme uygun yapıda şekillendiriyor. Bu kapsamda Lumia Foundation ile ortak paydada buluşan şirket, regülasyonlar çıktığında sektördeki değişime öncülük etmek için hazırlıklarını tamamladı. Sen Grup, sunduğu kaliteli, verimli ve teknolojik yaşam alanlarıyla daha sürdürülebilir bir ekonomiye ve sektörün çağa ayak uydurarak kendini yenilemesine de katkı sağlayacak.

Okumaya Devam Et

Trendler